Öncelikli olarak önceki yazımı okuyup olumlu veya olumsuz dönüş yapan herkese teşekkür ederim. Olumlu dönütlerin çok fazla olması da beni ayrıca mutlu etti. Bunun yanında mail yolu ile bazı hisseler hakkında bilgi isteyen veya hisse önerisi talebinde bulunan okuyucular da vardı. Bu konuda kısa bir açıklama yapma gereği hissetim. Kendime ve aileme ait birikimleri, ağırlıklı olarak hisse senedi piyasasında yaptığım çalışmalar sonucunda bulduğum şirketlere orta ve uzun vadeli yatırım yaparak değerlendiriyorum. Bu çalışmalarımı da yakın çevremdeki arkadaşlarımla paylaştığım oluyor ama kimseye al sat tavsiyesi vermiyorum. Yatırım yaparken tabii ki sadece şirketler hakkında yaptığım çalışmalar yeterli değildir. Bu konudaki gerekli diğer şartlarımın neler olduğuna dair bilgileri sonraki yazılarımda paylaşacağım.
Yazımın başlığını okuduğunuzda eminim ki hepiniz, sorunun cevabını hisse olarak vereceksiniz ama ben çevremde büyük çoğunlukla bunun aksini gördüğüm için cevabı domates olarak vereceğim kesinlikle. Türkiye’de insanların büyük bir kısmının sebze-meyve alışverişi için tercih ettiği yer, daha iyi ürünleri daha uygun fiyata almak için semt pazarlarıdır.
Hatta öyle ki ev hanımları pazardan yapılan alışveriş sonucunda bir miktar para arttırarak ev ekonomisine ciddi katkıda bulunurlar. Peki bunu nasıl yaparlar sorunusun cevabını sanırım bilmeyen yoktur. Yazının başlığını baz alarak örnek verecek olursak pazara ilk adım atıldıktan sonra göz ucu ile farklı tezgahlardaki domateslerin kalitelerine ve fiyatlarına bakılır. Bundan sonra ki adım ise fiyat ve kalite olarak göze kestirilen tezgahlara gidip satıcı ile pazarlık yaparak domatesi satın almaktır. Görünüşte çok kolay olan bu süreçte aslında borsada yapılan en önemli iki analiz basitçe uygulanmıştır. Birincisi domates kalitesine bakılarak “temel analiz” , ikincisi ise tezgahlardaki fiyatlar karşılaştırılarak bir nevi “teknik analiz” yapılmıştır. Nedendir bilmem son dönemde gördüğüm yatırımcı profillerinin büyük çoğunluğu domates alırken bile yapılan bu araştırmayı ciddi paralar yatırdıkları şirket hisselerini seçerken yapmıyorlar.
Bir cep telefonu alınacağı zaman, onlarca telefonu karşılaştırılıp çok fazla sayıda internet satış sitesinden fiyat araştırması yapar tüketiciler. Amaç en iyiyi en ucuz fiyata almaktır. Bu durum ev veya araba alırken de geçerlidir. Satın almadan önce günlerce araştırma yapılır ama iş, insanların dişinden tırnağından arttırarak yaptığı birikimleri yatırıma yönlendirmeye gelirken garip şekilde tam tersi davranışa dönüşür.
Gelelim son dönemde ki borsa hareketlerine. BİST, işaret ettiğim büyük şirketlerin hisseleri (BİST30 hisseleri) ile ciddi getiriler elde etti. (Bist30 endeksi büyük banka hisseleri önderliğinde 1200 puandan cuma günü 1480’e ulaştı.) Yükselişe ekonomi yönetimi tarafından alınan kararların ve reformlar yapılacak söylemlerinin büyük etkisi olduğunu da göz önüne almalıyız. Bu yükselişi değerlendirenlerin portföylerinde ciddi miktarda artış oldu ama unutulmamalıdır önceden belirttiğim gibi ana yükseliş trendi içinde ara yükseliş ve düşüş trendleri oluşacaktır. Bu nedenle endeksin yatay bant içinde hareket edebileceğini ve düzeltmeler olabileceğini aklımızın bir kenarında bulundurmalı, buna göre hareket stratejimizi belirlemeliyiz. Makul yerlerden en azından belli oranlarda karı cebe alıp yeni fırsatlar kovalamak borsanın olamazsa olmazlarındandır. Borsa dinamiğinde bu tür yükselişler olduktan sonra genelde yükseliş sırası yan tahtalara gelir.
Yazımın sonunda borsa ile alakalı basit ama çok değerli birkaç tavsiyede bulunmak istiyorum.
1)Borsa kısa sürede zengin olunabilecek bir alan değildir. Kumar mantığı ile işlem yapmayınız.
2) Eşinizden ve ailenizden gizli borsada yatırım yapmayınız çünkü üzerinizdeki baskı artacak ve hata yapma olasılığınız artacaktır.
3) Kısa vadede ihtiyaç duyulan, kredi çekilen veya borç alınan parayla borsada yatırım yapılmaz. Hem paranın maliyeti yüksek olur hem de üzerinizdeki baskı artar.
Bundan sonraki yazılarımda hisse senedi seçmede nelere dikkat edileceğine ve yatırım tavsiyelerine daha fazla yer vereceğim. Sizden ricam satır aralarında verdiğim mesajlara dikkat etmenizdir.
John Bogle: “Her gün öğrenin, ama özellikle başkalarının deneyimlerinden öğrenin. Bu daha ucuz.”
ilkeremrahkaya@gmail.com
Twitter : ilkeremrahkaya